Menü
İSTANBUL,(DHA)- SERVİS veya otomobilde yangına yakalanılırsa yapılması gerekenleri anlatan Altur Akademi ve Denetim Müdürü Ahmet Taştekne, öncelikli olarak sürücülerin ve yolcuların panik yapmamasını söyledi. Aracı hızlı ve sakin bir şekilde güvenli bir yere çekmenin önemine dikkat çeken Taştekne, “Eğer aracın yangını çok büyük değilse müdahale edin. Ama kaputun içi, bagaj kapağında, otobüslerin yan kapılarında ya da dolaplarında yangın çıktıysa ve büyüklüğünü göremiyorsanız yangın tüpünü çok fazla kapı/kapakları açmadan sıkın. Çünkü oksijen artmasıyla yangın daha da büyüyebilir” dedi.
Yangın anında yapılması gerekenlerin araca bağlı olarak değiştiğini belirten Altur Akademi Müdürü Ahmet Taştekne, öncelikle sakin bir şekilde araçtan inmenin önemine değindi. Sonrasında aracı güvenli bir yere çekmeyi, sabitlemeyi ve kontağı kapatmayı tavsiye eden Taştekne, “Servis ve toplu taşıma araçlarında kapı başına 15 ile 25 arası yolcu düşüyor. Bunu göz önünde bulundurarak, sürücülerimize ve yolcularımıza sakin olmalarını ve panik yapmamalarını anlatıyoruz. Ondan sonra insanları sakin bir şekilde indirmelerini, güvenli bir noktaya göndermelerini öneriyoruz. Eğer aracın yangını çok büyük değilse müdahale edin. Ama kaputun içi, bagaj kapağında, otobüslerin yan kapılarında ya da dolaplarında yangın çıktıysa ve yangının büyüklüğünü tespit edemiyorsanızyangın tüpünü kapı/kapakları çok fazla açmadan sıkın diyoruz. Çünkü oksijen artmasıyla o yangın daha da büyüyebilir. İnsanları indirdiğimiz zaman 112’yi aramalarını ve yardım istemelerini söylüyoruz” diye konuştu.
‘HİÇ BEKLEMEDİĞİNİZ BİR ANDA YANGINA SEBEP OLABİLİR’
Araçlarda yangına neden olabilecek ihtimalleri dile getiren Taştekne, şu ifadeleri kullandı:
“Araç altında biriken yağ tabakası, elektrik arızası ve yağ kaçağı araç yangınına sebep olabilir. Araç hareket halindeyken altında ya da kalter ilemotor muhafazasının arasında biriken çalı, çırpı ve toz ve yağ birikintileri motor sıcaklığıyla beraber yangına sebep olabilir. Elektrik, yağlama aksamında ya da yakıt hortumunun geçtiği yerlerde motorun daha önce bir hasar alma, yorulma ve yıpranması varsa bunlarda yangına sebep olabilir. Modifiyelerle alakalı da sıkıntılar yaşıyoruz. Araç üzerindeki ısıtma, soğutma, müzik tesisatı ya da aydınlatmayla ilgili ekstradan takılan ekipmanların zaman içerisinde elektrik hatlarında arızaları ya da hasarları oluşturabilir. Bunlar da yangına sebep olabilir. Araçlarda bakımlar düzenli yapılmadığı zaman yangın riski artıyor. Bir hasar sonrası, basit bir tampon kazası gibi, elektrik, yakıt kablolarında ya da yağlanma tarafıyla ilgili bir sıkıntı olursa bu hasarları fark edemeyebiliyor. Bu da motorun biraz önce bahsettiğim sıcaklığıyla beraber daha büyük hiç beklemediğiniz bir anda bir kaçak yüzünden bir yangına sebep olabilir.”
‘ARAÇLARA DÜZENLİ BAKIM YAPILMALI’
Taştekne, yangına karşı alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
“Öncelikle araçlara düzenli bakım yapılması gerekiyor. Aracın motor ve diğer ekipmanlarının sıcaklığı arttığı için aracınızda gözle görülmeyen bir hasar oluşabilir. Bu sıcaklığın artmasıyla beraber kaçaklar meydana gelebilir ya da elektrik kablolarındaki hasarların büyümesine sebep olabilir. Sık sık arabanızın kaputunu ya da motor kısmını açıp ‘bir kaçak, çatlak, sızıntı, ya da kuruma var mı’ diyerek kontrol etmeliyiz. Sigara izmaritinin koltuk ya da döşemelere düşmesi, ön cama astığınız oda ya da araç kokusu mercek etkisi görüp aracın döşemesinde ya da koltuklarında yangının başlamasına sebep olabilir. Çakmak, basınçlı yağ tüpleri güneş altında kaldığı zaman ani patlamalara ve yangına sebep olabilir. Telefonun pilleri ve bataryaları çok yüksek sıcaklıklarda patladığını görüyoruz. Böyle bir durumda da yangın başlayabilir. Araçlarımızda cam filmi kullanmıyoruz ve önermiyoruz. Çünkü film olan camlar çok daha zor patlıyor ve kırılıyor. Yangın ya da bir kaza sırasında cam çekiciyle vurursanız ya kırılmıyor ya da büyük parçalar halinde kırılıyor. Acil çıkış kapıları veya camlarının yanlarında çekiçler vardır. Bu yan camlarda film varsa acil durumlarda patlatmak çok zor olabilir.”
‘YANGIN TÜPÜNÜN OLDUĞU YERE İŞARET KOYULMALI’
Yangın tüplerinin üzerinde yer alan bilgilerin önemine dikkat çeken Taştekne, konuşmasına şöyle devam etti:
“Otomobillerde 2-3 kiloluk, minibüslerde 6 kiloluk, otobüslerde toplam 12 kiloluk yangın tüpü öneriyoruz. Yangın tüplerinin üzerinde kullanım ömrü, üretim tarihi ve bakım zamanı yazar. Bu bakım zamanı genellikle yılda bir diye geçer. Biz sürücülere altı ayda bir kontrol etmelerini öneriyoruz. Kontrol ederken manometre denen o basıncı ölçmelerini, yeşil kısımda olması gerekiyor, pimine, tuttuğumuz yere ve gövdesine dikkat etmelerini öneriyoruz. Araçlarda yangın tüpünün hemen çıkarılabilecek bir yerde olması için tavsiyelerde bulunuyoruz. Onun dışında yangın tüpünün olduğu yere bir işaret koyulmasını söylüyoruz. Çünkü yangın tüpü sallantıda bir yerlere çarpıp, pimi sökülüp, açılabilir veya çalışabilir. Bu yüzden kolay çıkarılabilir, herkesin görebileceği ya da işaretlerle belirtili bulabileceği yerde olmasını tavsiye ediyoruz.”
Sürücülere iş sağlığı ve yol güvenliği eğitimleri verdiklerini belirten Taştekne, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Türkiye’de yaklaşık 30-31 milyon trafiğe kayıtlı aracımız var. Bunlar yaklaşık 750 bin tanesi M2 – M3 tipi dediğimiz otobüs ve minibüs tipi araçlar. Bu 750 bin aracında yaklaşık 14 bin tanesi bünyemizde çalışıyor. Altur Turizm’de potansiyelinin ve büyüklüğünün farkında olarak 2017 yılından beri Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu onayıyla Altur Akademi’yi kurdu. Daha önceden sadece iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri veriliyordu. Ama yol güvenliği eğitimleri de bu tarihten sonra kendi bünyesinde düzenlemeye başladı. Türkiye Genelinde hizmet veren 14 bin sigortalı ve taşeron sürücümüze düzenli olarak bu eğitimleri veriyoruz.”
