Menü
Olay, dün saat 17.40 sıralarında Safranbolu ilçesi Atatürk Mahallesi Sadri Artunç Caddesi üzerindeki Ata İş Merkezi'nde meydana geldi. İş merkezine gelen yüzü kar maskeli 3 kişi, tabanca ile kuyumcu dükkanına girdi. Kuyumcu çalışanlarına tabanca çeken soyguncular, cep telefonlarını toplayıp, çalışanların 'kırmızı alarm' tuşuna da basmalarını engelledi. Soyguncular, vitrinde bulunan 20 kilogram altını çantaya doldurdu. Çalışanlara, 'Kasayı açın' deseler de kasayı açtıramayan soyguncular, daha sonra hızla kaçtı. Yaşananlar, güvenlik kamerasına yansıdı.
ALTINLAR ELE GEÇİRİLDİ
Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Safranbolu İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde gazetecilere yaptığı açıklamada 15 saatlik çalışmanın sonunda şüphelilerin metruk bir evde yakalandıklarını duyurdu. Soygunda çalındığını değerlendirilen altınların ele geçirildiğini belirten Yavuz, "Aynı zamanda olayda kullanıldığını değerlendirdiğimiz 2 silahı da akşam saatlerinde olayın hemen gerçekleşmesinden kısa süre sonra arkadaşlarımız ele geçirdiler. Bu arada gece boyunca çalışmalarımız devam etti. Bu arada İçişleri Bakanımıza gerçekten şükranlarımızı sunuyorum. Karabüklü hemşehrilerimiz adına. Aynı şekilde Emniyet Genel Müdürümüze teşekkür ediyoruz. Hızlı bir şekilde özel hareket timlerimizi de ilimize sevk ettiler. Hem özel harekat timlerimizle hem Karabük ve Safranbolu emniyetimizle hem de İl Jandarma Komutanlığımızın da katkılarıyla birlikte sabaha kadar arama, tarama ve şüphelileri yakalama çalışmalarımız devam etti" dedi.
SOYGUNCULARDAN 2'Sİ KARDEŞ
Soygunu gerçekleştiren 3 şüpheliyle irtibat halinde olduğu ve gözcülük yaptığı değerlendirilen 1 kişinin de gece yarısı yakalandığını söyleyen Yavuz, "Onun da şu anda emniyetimizde sorgusu, başsavcılığımızın ve Safranbolu savcılığımızın koordinesinde devam ediyor. Bu aşamadan sonra artık cumhuriyet savcılığımızın, savcılarımızın ve adli makamların soruşturmasıyla süreç aydınlatacaktır. Bu şahıslar dışında, bu işle ilgili irtibatı olan, bu işin içinde olan, bu işe yardım ve yataklık eden kişilerin de tespit edip, adalete teslim edilmesi ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Tekrar vurguluyorum. Karabük'ün huzuru, Safranbolu huzuru, suç ve suçlarla mücadelede kolluk kuvvetlerimizle birlikte, adliyemizle birlikte tüm görevli kurumlarımızla birlikte kararlılıkla devam edeceğiz" diye konuştu. Vali Yavuz, şüphelilerden ikisinin kardeş olduğunu ve 19-21 yaşlarında olduklarını kaydederek, "Şu anda şüphelilerin ikametleriyle ilgili ve bağlantılarıyla ilgili arkadaşlarımız çalışmalarına devam ediyorlar" dedi.
BAKAN YERLİKAYA, KUYUMCU İLE TELEFONDA KONUŞTU
Karabük Valisi Mustafa Yavuz, iş yeri soyulan kuyumcu Adem Güldemir'e ziyarette bulundu. Ziyaret sırasında Güldemir, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile de telefonda görüştü. Bakan Yerlikaya, "Adem Bey senin şahsında oradaki komşuların, Safranbolu'daki bütün esnafların her birine, büyük geçmiş olsun diliyorum. Dün gerçekten çok üzüldük ama olay ilk olduğundan itibaren hem valimiz hem emniyetimiz hem genel müdürümüz olayı yakinen takip etti. Tabii isterdik ki böyle bir sıkıntı, böyle bir kepazelik, böyle bir arsızlık olmasın. Ama oldu. Olduktan hemen sonra da hem bakanlık olarak hem genel müdürlük olarak valimiz, oradaki başmüdürümüz, emniyet müdürümüz hep beraber gerçekten büyük bir hassasiyetle yardım edildi, çalışıldı. Orada vatandaşlardan da güzel bilgiler geldi. Böylelikle 13-14 saat içerisinde bu hırsızlar, arsızlar, yağmacılar yakalandı. Olayı çok yönlü olarak araştırıyoruz. Artık büyük kısmını, bunu yapanları aldık ama bundan sonra istihbaratımız, emniyetimiz bu işin peşini aydınlatıncaya kadar durmayacağız. Hiç moralinizi bozmayın. Ama bilin ki Cumhurbaşkanımızın liderliğinde İçişleri bakanlığı olarak 623 bin çalışanımız, kıymetli arkadaşlarımız hep beraber azimle, kararlılıkla mücadele ediyoruz. Suçlulara pabucunu ters giydireceğiz. Hiç merak etmeyin" dedi.
O ANLARI ANLATTI
Soygun anında kuyumcuda bulunan ve son anda dışarı çıkışı kameralara yansıyan Musa Çavdar ise şunları söyledi: "Yasin Beyin, komşumun yanına gelmiştim. O ara sohbete başlamadan birden kapı açıldı, silah çıktı üstünden. İkinci giren camları kırdı. 'Yatın' yere dedi. O an, bir anda yatayım mı kaçayım mı tereddüte düştüm. 'Kaçarsam en kötü şartlarda vururlar' dedim. Orada yakalanır, rehin alınırım korkusuyla dışarı kaçtım. Polisi aradım. O ara birisi dövize yönlendi; öbürü, Yasin bey parayı sayarken paraya saldırdı. Öbürü tezgahı kırdı, bileziklere saldırdı. O ara kapıdan kaçtım. Bir de hastane tarafından peşimden koştular; bir de o tarafa gelmişler."
