İstanbul - Mazlum Ayrancı'nın İsveç mafyasıyla bağlantılı olduğu iddia edilen katil zanlıları ilk kez hakim karşısında / Arşiv görüntü ve fotoğraflar eklendi

Ayşe GÜREL/İSTANBUL (DHA) - SARIYER’de 17 Mart 2024'te bir restoranın önünde Türk uyruklu İsveç vatandaşları arasında çıkan silahlı çatışmada 26 yaşındaki Mazlum Ayrancı hayatını kaybetti. Olaya ilişkin İsveç'te uyuşturucu ticareti suçundan aranan Rawa Majid isimli mafya liderinin adamları oldukları iddia edilen Ömer Roni Güneş ve Robin Baran Güneş isimli kardeşler ile Mustafa Gümüş, Gürcistan'a kaçak giriş yaptıkları TIR'ın dorsesinde saklanırken yakalandı. Sanık Güneş kardeşler bugün ilk kez hakim karşısına çıktı. Sanıkların savunmalarını dinleyen mahkeme heyeti, tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Sarıyer'de 17 Mart 2024'te yaşanan olayda, hepsi Türk uyruklu İsveç vatandaşı olan 4 kişi arasında silahlı çatışma çıktı. Olayda Mazlum Ayrancı hayatını kaybetti, Umut Koyuncu ise yaralandı. Olay sonrasında 3 şüpheli kaçtı. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ekipleri, Türk uyruklu İsveç vatandaşı olan Ömer Roni Güneş ve Robin Baran Güneş isimli kardeşler ile Mustafa Gümüş, Erhan İnalhan ve Serhat Irklı'yı gözaltına aldı. Şüpheli 5 kişi, çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayla ilgili İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü. Duruşmaya tutuklu sanıklar Ömer Roni Güneş, Robin Baran Güneş, Mustafa Gümüş ve Serhat Irklı ile maktul Mazlum Ayrancı'nın ailesi ve avukatlar katılırken, tutuklu sanık Erhan İnalhan, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemi ile bağlandı.

'MOTOKURYEYE BENİ UZAKLAŞTIRMASI İÇİN PARA VERDİM'

Savunmasına kripto para işi yaptığını ve aylık 10 bin dolar geliri olduğunu söyleyerek başlayan tutuklu sanık Ömer Roni Güneş, "Kafede Mazlum’un masasına gittim, Mazlum bana sert bir şekilde, ‘Çık dışarıya’ dedi. Beraber dışarı çıktık. Kalabalık grup da Mazlum’un arkasından geldi. Dışarıda hep birlikte benim üzerime geldiler. Mazlum bana hakaret ve tehdit etti. Ben onu sakinleştirmeye çalıştım. Mazlum bana, 'İsveç’ten alacağın parayı unut, yoksa seni vururum, aileni vururum' dedi. Abimin yüzüne yumruk attı ve silah çekti. Abim ve Mustafa Gümüş olay yerinden uzaklaştı, ben tek kaldım. 8-9 kişi vardı. Korktum ve beni öldüreceklerini düşündüm. Mazlum’a yanlış yaptığını söyleyince o daha da sinirlendi. Silahını çıkardı, ben de silahımı çıkardım. Son saniyede kendimi kurtardım. Kendimi korumak için nişan almadan ateş ettim. Korkuyordum, panik altındaydım, başka çarem yoktu. Olay yerinden kaçarken bir motokurye gördüm. Ona beni uzaklaştırması için para teklif ettim ve uzaklaştım. Kastım hiç kimseyi öldürmek veya yaralamak değildi. Onlar bana zarar vermek istiyordu. Kendimi korumak istedim. Olay sonrasında teslim olmak istedim ama İsveç’te Mazlum’un arkadaşları tarafından anneme saldırı yapıldığını öğrendim. Ben ailemin güvenliğini sağlamak için Gürcistan’a gitmeyi düşündüm. Amacım, ailemi güvenceye aldıktan sonra teslim olmaktı" dedi.

‘TEK SUÇUM GÜRCİSTAN'A GİTMEKTİ’

Kardeşinin silah taşıdığını bilmediğini iddia eden tutuklu sanık Robin Baran Güneş ise, "O gün kafeye gittik. Kardeşim Ömer, bize kafede alacak verecek meselesi görüşeceğini söylememişti. Üstünde silah olduğunu da bilmiyordum. Kafeye girdiğimizde Mazlum bize sert bir şekilde, 'Konuşacağız' dedi. Dışarıya çıktık, arkamızda Umut, Mazlum ve birkaç kişi daha vardı. Mazlum’la Ömer tartışmaya başladı. Tartışmada Mazlum ağır hakaretler etti. Aniden Mazlum yüzüme yumruk attı ve silah çekerek beni de tehdit etmeye başladı. Ümit ve ben, olayın uzamasını istemediğimiz için olay yerinden uzaklaşıp, duvarın arkasına saklandık. O sırada Ömer, diğerlerine ateş etmeye başladı. Ben Ömer’in üstünde silah olduğunu bile o an öğrendim. Ben kardeşimin vurulduğunu düşünürken, onun da elinde silah varmış. Olay sonrasında Bodrum’a gittim. Çünkü ailemin zarar görme ihtimali vardı. Zaten birkaç gün sonra Mazlum’un adamları İsveç’te anneme saldırmaya çalışmışlar. Ben teslim olsaydım, bunları yapmaya devam edeceklerdi. Kardeşimle Gürcistan’a gitmek zorunda kaldım. Gittiğim gibi avukatım aracılığıyla Türkiye’ye iade talebinde bulundum. Türkiye’ye teslim oldum. Benim tek suçum kardeşimle birlikte Gürcistan’a gitmekti" şeklinde konuştu.

İSVEÇ MAFYASI RAWA MAJID’IN ADAMLARI OLDUĞU İDDİASI

Savunmaların ardından söz alan maktul Mazlum Ayrancı’nın babası Tuncay Ayrancı, "Bu iki kardeş Rawa Majid’in paralı tetikçisi. İsveç’te de aranıyorlar. İnsanlardan para istiyorlar, vermezlerse vuruyorlar. Ben şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum" dedi. Ayrancı'nın avukatı, sanık Robin Baran Güneş'e mafya lideri Rawa Majid ile tanışıklığının olup olmadığını sordu. Güneş soruya, 'Tanımıyorum' diyerek cevap verdi.

DURUŞMA ERTELENDİ

Duruşma, tutuklu sanıklar Mustafa Gümüş, Serhat Irklı ve Erhan İnalhan ile taraf avukatlarının savunmalarının dinlenmesi ile devam etti. Savunmaların tamamlanmasının ardından, mahkeme heyeti karar almak için duruşmaya ara verdi. Ara sırasında sanıklar ile maktul tarafı arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Tarafların sakinleştirilmesinin ardından mahkeme heyeti, olayla ilgili görüntülerin incelenmesi ve çözümünün yapılması amacıyla sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

İDDİANAMEDEN

Cumhuriyet savcılığı tarafından olayla ilgili hazırlanan iddianamede, sanıklar Robin Ömer Güneş, Roni Baran Güneş ve Mustafa Gümüş hakkında ‘Kasten Öldürme’ suçundan müebbet hapis, ‘Silahla Kasten Yaralama’ suçundan ise 1’er yıl 6’şar aydan 4’er yıl 6’şar aya kadar hapis cezası verilmesi talep edildi. Erhan İnalhan ve Serhat Irklı isimli sanıkların ise ‘Suçluyu Kayırma’ suçundan 6’şar aydan 5’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. (DHA)