İstanbul - CHP Genel Başkanı Özel: Gençlik Kolları Başkanı'nın suçu, Genel Başkan'ın videosunu yayınlamak

Gülseren KARAPINAR-Emir BENLİOĞLU/İSTANBUL,(DHA) - İSTANBUL'da Ülke Politikaları Vakfı Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması Paneli'ne katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın'a verilen adli kontrol şartı kararı hakkında konuştu. Özel, "Yapmış olduğu iş, talep ettiği mesele bile sırf görevini aksatacak şekilde. Cumhuriyet Halk Partisi'nin, Gençlik Kolları Başkanı'nın suçu, Genel Başkan'ın videosunu yayınlamak. 'İstanbul'dan çıkmayacaksın. İmza atacaksın. Ben sana gençlik kolları görevini yaptırmayacağım' diyor" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye(İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Caddebostan Kültür Merkezi'nde düzenlenen Ülke Politikaları Vakfı Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması Paneli'ne katıldı. Panele, Ülke Politikaları Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Avukat İsmail Doğan Subaşı, Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, Ülke Politikaları Yönetim Kurulu Mütevelli Heyeti ve bir çok kişi katıldı.

‘MİLLETİN İRADESİNİDE BUGÜNDEN BASKI ALTINA ALMAYA ÇALIŞTIKLARI NET NETTİR’

Ekrem İmamoğlu, "Esenyurt‘ta yaşadığımız garabet değerli dostumuz kıymetli akademisyen hocamız Prof. Dr. Ahmet Özer ve son Beşiktaş belediye başkanı değerli kardeşim Rıza Polat işte bunların yargılanması soruşturma süreçleri. Bir yanda 90 gündür hala yazılmayan iddianame, 90 gün. ‘Öyle büyük şeyler göreceksiniz’ siyasiler bile aynı cümleleri kurdu. Utanmadan Büyükşehir Meclisi’nde sözcüleri ‘Terörist’ kelimesini ona ithafen ifade etti. Utanmadan. Niye yazmıyorsunuz o zaman iddianameyi? Niye yargı sürecini başlatmıyorsunuz? Çünkü hala uydurmaya çalışıyorsunuz. Oluşturmaya çalıştıkları yargı tacizi atmosferi net olarak budur. Milletin vermediği yetkiyi yargı yoluyla ele geçirmeye, önümüzdeki seçimi de bugünden kurgulayıp dizayn etmeye, milletin iradesinide bugünden baskı altına almaya çalıştıkları net nettir. iktidarı denetleyen güçlü ve bağımsız bir yargı sistemini kuramazsak ekonomik toplumsal siyasi hiçbir sorunumuzu çözemeyiz. Bugün siyasi hedeflerini sağlama alma adına siyasi kişilikleri yapmış oldukları şafak baskınlarını yarın iş yerlerinize, fabrikalarınıza yaparlar. Sakın bunu ‘bana yapılamaz’ diye kimse düşünmesin. Örneklerini yaptılar. Yapıyorlar. Dolayısıyla sanmasınlar bu meseleyi, Ekrem İmamoğlu meselesidir sanmasınlar bu mesele Cumhuriyet Halk Partisi ya da onun Genel Başkanı Özgür Özel’in meselesidir’’ ifadelerini kullandı.

‘BAŞSAVCI SANA SÖYLÜYORUM SENİ YÖNETEN AKLI BU MİLLETİN ZİHNİNDEN SÖKÜP ATACAĞIZ’

İmamoğlu, ‘’Benim gencecik kardeşim, arkadaşım, Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın’ın ifade için çağırıyorsun. Sözüm ona 7-8 tane polisle evine yine baskın yapıyorsun. Neymiş bizim gözümüzü korkutmakmış. Amacın senin milletin gözünü korkutmak. Bak Başsavcı sana söylüyorum; Biz var ya senin evlatlarının bile, sana hiçbir faydamız olmaz. Senin zihniyetin çürümüş de, senin evlatlarının bile, sana hiçbir faydamız olmaz. Senin zihnin çürümüş. Senin evlatlarını bile muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Bunu unutma’’ şeklinde konuştu.

'BU KÖTÜLÜK, AYNI KÖTÜLÜK'

Panelde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise, ‘’Cumhuriyet Halk Partisi’nin bütün gençleri, biz 81 ilde sandık kurarak delegeleri seçiyoruz. 2 ay önce özgürce geldiler, Gençlik Kollarına Cem’i seçtiler. 'Ben o iradeyi tanımıyorum. Kendi sakat zihniyetimle bu işe mani oluyorum’ diyor Cem’e. Her gün İstanbul’da imza attıracak. Yapmış olduğu iş, talep ettiği mesele bile sırf görevini aksatacak şekilde Cumhuriyet Halk Partisi’nin, Gençlik Kolları Başkanı’nın suçu Genel Başkan’ın videosunu yayınlamak. ‘İstanbul’dan çıkmayacaksın imza atacaksın. Ben sana gençlik kolları görevini yaptırmayacağım’ diyor. Bu kötülük, Canan Kaftancıoğlu‘nu yargılayıp hepimizin en güçlü şekilde sahip çıktığımız o sürecin sonunda siyasi yasak getiren kötülük. Bu kötülük, Enis Berberoğlu’nu seçilmesine rağmen, yani dokunulmazlık kazanmasına rağmen yargılamayı devam ettiren, görevdeki milletvekilini içeri atan, bütün dünyaya Türkiye’yi rezil eden, sonra da bu rezilliği Anayasa Mahkemesi’nce tescil edilen kötülük. (DHA)