Depremde kaybolan yakınlarını bulmak için platform kurdular

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat 2023 tarihinde gelen asrın felaketinin ardından yakınlarına ulaşamayan aileler, '6 Şubat Deprem Kayıpları Platformu' kurarak kayıp yakınlarını arıyor. Platformun sözcüsü Sema Güleç, "Bir an önce bulunsunlar istiyoruz. Yasımızı bile tutamadık. 6 Şubat geliyor. Eğer vefat ettilerse gidecek mezarımız yok" dedi.

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat 2023'te meydana gelen depremlerde 11 ilde yıkım yaşandı, resmi rakamlara göre 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti, 107 bin 213 kişi yaralandı. Asrın felaketinin 2'nci yıl dönümü yaklaşırken, birçok vatandaş enkazdan çıkmayan yakınlarını arıyor. Hatay'da kayıplarını arayan bazı aileler de '6 Şubat Deprem Kayıpları Platformu' kurarak aynı çatı altında kayıplarını bulmak için mücadele ediyor. Depremden sonra haber alınamayan Mevlüde Yıldız İncili (60), Mehmet Şükrü İncili (39), İsmet Durur (72), Deniz Emir (15), Güney Sabri Emir (6), Aydın Emir (42), Şengül Emir (40) yaşında, Ayfer Öz (38), Nagihan Özgül (32),Esila Özgül (2), Tuğba Koşar (36), Mehmet Akif Koşar (1), Mustafa Kemal Koşar (3), İrem Karaca (17), Melike Kılıç (32), Uğur Gezer (35), Hüseyin Cedduk (17), Hasan Cedduk (17), Abdirrezzak Cedduk (45), Arcan Cedduk (35) ve Mustafa Batuhan Güleç'in (24) yakınları, kurdukları platformla yakınlarına ulaşma ümidi taşıyor.

'HERKES ÇIKTI ANCAK OĞLUMA ULAŞAMADIK'

Platformun sözcüsü Sema Güleç de 24 yaşındaki oğlu mimar Mustafa Batuhan Güleç'i diğer ailelerle birlikte arıyor. Güleç, "İskenderun'da Güleryüz Apartmanı'ndaydı. Herkes çıktı ancak oğluma ulaşamadık. Bazı görgü tanıkları, enkazdan çıkarılırken gördüklerini ve yaşadığını söylediler. Beyaz bir arabaya bindirmişler. 8 gün enkazda bekledik ama çıkmayınca Türkiye'nin dört bir yanına dağıldık. Hastanelere, mezarlıklara, morglara baktık. Meclis'e de birkaç kez gittik ama sonuç alamadık. Sonrasında platformu kurduk. Sosyal medyadan yaptığımız çalışmalar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın dikkatini çekmiş. AFAD'tan davet ettiler. Onlar da kayıplarımızla ilgilenmeye başladılar" dedi.

'BELİRSİZLİK ÇOK KÖTÜ'

Yakınlarının yasını bile tutamadıklarını söyleyen Güleç, "Belirsizlik çok kötü. Cenazeyi bulamayınca çıkıp gelecek mi diye bekliyorsun. Çok çırpındık, sesimizi duyuramadık. Bir an önce bulunsunlar istiyoruz. Yasımızı bile tutamadık. 6 Şubat geliyor. Eğer vefat ettilerse gidecek mezarımız yok. En azından yerlerini bilmek bizim hakkımız. Devletimizden yardım bekliyoruz" diye konuştu.

'KIZIMIN ÖLDÜĞÜNE İNANMIYORUM'

Depreme Antakya'da yakalanan kızı Melike Kılıç'ı (32) arayan Aygün Akdeniz, "Depreme eşi Münir ve 4 yaşındaki oğlu Batuhan ile yakalandılar. Torunum ve damadımın cenazesine ulaşıldı ancak kızım çıkmadı. Hastaneleri, morgları mezarlıkları gezdik ama sonuç çıkmadı. Birkaç kişi ambulansa bindirilip, götürüldüğünü söyledi. Ancak bulamadık. 6 Şubat Deprem Kayıpları Platformu'na katılıp diğer ailelerle birlikte arıyoruz. İçişleri Bakanı'nın talimatıyla AFAD de arıyor. Nerede ne yapıyor; bilmiyorum ama kızımın öldüğüne inanmıyorum" dedi.

ABLASI İLE YEĞENİNİ ARIYOR

Hatay'daki Rönesans Rezidans'ın enkazından 2 gün sonra çıkarılan Cemile İncili de depreme aynı evde yakalandığı ablası Mevlüde Yıldız İncili (60) ve yeğeni Mehmet Şükrü İncili'yi (39) bulmak için çabalayanlar arasında. Enkazda ablası ve yeğeniyle konuştuğunu belirten İncili, "Deprem sırasında ablam ve yeğenimle aynı odadaydık. Çok kısa sürede A2 blok yıkıldı. Ablam ve yeğenimle enkazda konuştum. Yeğenim 'İyi misiniz' diye sordu, ablam inliyordu. Bana 'Çığlık atma, oksijenin bitmesin' dediler. Ara ara 'Halen nefes alamıyorum' diyordu. Ablam hiç durmadan inliyordu. En son 'Başım çok sıkıştı. Dayanamıyorum artık öleceğim hakkını helal et' dedim. Zor bir şekilde 'Helal olsun' dedim. Vücudumun hiçbir yerini kıpırdatamıyordum. Tahta parçasını vururken sesimi duymuşlar. Kontrollü şekilde beni çıkarmışlar" diye konuştu.

'HİÇBİR BULGU YOK'

Yakınlarına dair hiçbir iz bulamadığını beliren İncili, "Konuşmaları anlattığımda halüsinasyon gördüğümü düşündüler. Ancak aramızdaki konuşmaları üst komşumuz duymuş ve doğrulamış. Birbirimizi görmüyorduk fakat sesimizi iletiyorduk. DNA da verdik. Ablam için annemin mezarını açtırdım. DNA eşleşmesi hiçbir şekilde uymadı. Ne görgü tanığı ne ipucu yok. Gitmediğim, çalmadığım kapı kalmadı. Hiçbir bulgu yok. DNA eşleşmelerinin yeterli kadar iyi yapılmadığını düşünüyorum. Enkazı moloz kaldırır gibi kaldırmışlar. Belki de molozların arasında gittiler; bilmiyorum" dedi.