1864 yılının 21 Mayısında Emperyalist Çarlık Rusya; başta Adigeler ve Abhazlar olmak üzere, Kuzey Kafkasya halklarının tamamı için uygulamış olduğu katliamlara, 21 Mayıs 1864 de soykırım sürgününü de ekleyerek, işlediği insanlık suçlarının finalini gerçekleştirmiştir.
1 milyonu aşkın Abhaz-Çerkes nüfus kısa bir süre içinde uygun olmayan şartlarda sürgün edildiğinden, salgın hastalıklar ve açlık nedeniyle, 500 bine yakını yollarda hayatını kaybetmiştir.
Anadolu’ya ayak basanlar ise, İstiklal ve istikbalimiz için her cephede dilini dahi bilmediği kardeşleri ile omuz omuza şehid ve gazi olmuşlardır.O günlerden hayatta kalan Çerkes büyüklerimize şahid olmuşuzdur ki.. Karadeniz’den çıkan balığı ölene kadar yememişlerdir.
Ve; 1944 yılının 18 Mayısında bu kez de; 500 bine yakın Kırım Tatar Türk’ü, Sovyet Rusya’nın zalim diktatörü Stalin yönetimi tarafından asılsız gerekçeler ile ata yurtları ve baba ocakları Kırım’dan üç gün süren sürgün süsü verilmiş bir soykırıma tabii tutulmuşlardır.
Özbekistan’ın önceliğinde, Urallara ve Sibirya’ya yapılan ve haftalarca süren ağır yol şartlarındaki sürgünde 150 bini aşkın soydaşımız şehid olmuş, geride bıraktıkları malları, mülkleri de Sovyet Rusya rejiminin yetkilileri tarafından büyük kutlamalar eşliğinde gasp edilerek el konulup yağmalanmıştır!..
Sovyetlerin dağılması ile birlikte 1989 dan itibaren Anavatanları Kırım’a tekrar döndüyseler de, ne yazık ki, bu defa da, Ukrayna’ya bağlı özerk bir cumhuriyet olan Kırım, evlatlarına kavuşmanın, evlatları da ana vatanları, baba ocakları Kırım’a kavuşmuş olmanın hasretini gideremeden, 2014 yılında, Rusya tarafından dünyanın seyrettiği gayrimeşru işgalle birlikte tekrar sürgün ve tutuklanmalarla karşı karşıya kaldılar.
Türkiye devleti ve milletiyle, Ukrayna’nın Kırım Özerk Cumhuriyeti ile birlikte toprak bütünlüğünü ve egemenliğini destekliyor, Filistin’in 1967 sınırlarında bağımsız bir devlete kavuşmasını her mecrada savunuyor.
Aynı zamanda; Abhaz-Çerkes, Kırımlı, Filistinli, D.Türkistan’lı, Arakan ve Afrika’daki kardeşlerine insani destek ve yardımlarını sürdürmeye, haklı davalarında her daim yanlarında olmaya, yaşadıkları acıları paylaşmaya ve derman olmaya devam ediyor ve edecektir.
Soykırım sürgünlerinin yıldönümünde, soydaş ve dindaşlarımızın çeşitli tarihlerde karşı karşıya kaldıkları insanlık suçları nedeniyle şehadetle buluşanlarını fatihalarımızla, saygı, rahmet ve minnetle, sorumlularını, faillerini de, nefretle ve lanetle anıyor, asla unutmayıp, unutturmuyoruz!.
1919 yılının 19 Mayısında Samsun’a ayak bastığı günü “Bütün ümidim gençliktedir” diyerek, gençliğe armağan eden Büyük Atatürk’ü, milli mücadelemizin tüm şehid ve gazileriyle birlikte saygı rahmet ve şükranla anıyor, kurduğu cumhuriyeti yükselteceğimize millet olarak söz veriyor, 19 MAYIS ATATÜRK’Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINI en içten duygularımızla kutluyoruz.