Cenâb-ı Hakk'ın,dinde dahi aşırıya gidenleri sevmediği ayetle sabittir!.. Biz,dinde sırat-ı müstakim üzere olmaya, milletimize olan sevgimizde de, makul milliyetperver olmaya gayret edenlerdeniz!..
Sırat-ı Müstakim; açık seçik, dosdoğru, düzgün, dengeli,mutedil yol demektir!..
Bu yoldan yürüyen, Allah’ın çizdiği, peygamberimizin yürüdüğü yoldan yürümüş olur ki, Rabbim cümlemizi bu yoldan yürüyenlere dahil etsin inşallah!..
Makul Milliyetperverlik; akla,mantığa ve norm değerlere uygun olan ölçüde milletini sevmek ve milletine bağlı olma olarak tarif edilse de hem kavram, hem de anlam yönüyle hep tartışılır!..
Makul Milliyetperverlik, olarak tanımladığım bu kavramı daha açık anlatacak olursam ; Türk adı elbette bir kavmin adıdır ama kültür ve medeniyet açısından süregelen tarihi serencam Türk’e daha geniş ve zengin bir ufuk açmıştır!..
Ekmel Dinimiz İslam ile buluşmamızla birlikte, Asabiyyet’ten uzak, ortak gayeler etrafında asırlarca bir ve beraber yaşadığımız kanımız kanımıza, canımız canımıza karışmış bir çok etnik kökenden halklarla bir millet olmuşuzdur!..
Herkes bilir batılıların Müslüman olan her ırktan insana “Türk oldu” dediğini!..
Türk olarak yaratılmış,var olma gayemiz olan “Elestü Bi Rabbikum” ilahi sorusuna ise “Evet Rabbimizsin”diye cevap vermiş bir milletiz hamdolsun!..
Bu çerçevede tarihi mirasımız olan MAKUL MİLLİYETPERVERLİĞİ;
•Ayrıştırıcı değil birleştirici,
•İthal değil yerli,
•Gerici değil ilerici,
•Kavmiyetçi değil kuşatıcı,
•Seküler değil maneviyatçı,
•Yaratılanın, Yaratan’ dan ötürü sevildiği bir büyük kültür birikimimiz olarak görüyoruz!..
Misal; Milli iradenin yanında, demokrasi dışı güçlerin karşısında yer alıp, birliğimizi ve dirliğimizi artırmaya vesile olacak herkesin bireysel hak ve özgürlükleri için kesintisiz demokrasi istemeye de “Makul Milliyetperverlik” diyoruz.
Makul Milliyetperver, değerli ozanımız merhum Abdurrahim Karakoç’un ;
“Ellerin yurdunda çiçek açarken
Bizim İle kar geliyor gardaşım.
Bu hududu kimler çizmiş gönlüme?
Dar geliyor,dar geliyor gardaşım.” dediği gibi, gönül coğrafyasının Anadolu ile sınırlı olmadığı bilinciyle vaziyetini alır ve Kızıl Elmasının da “ İ'lâ-yi Kelimetullah için Nizam-ı Alem” davası olduğunu bilir!..
Makul Milliyetperver; zamanı yakalamanın ötesinde geleceği inşa etme gayretinde olan ve “Bayrak düşmemiştir,
Bayrak milletimizin bağrında saklıdır”inancıyla,
21.Asrın yeniden “Türk Dünyasının Diriliş Asrı” ve “Bu Asırda En Gür Sedanın İslam’ın Sedası” olacağına inanmış “Gaye İnsandır!..”
Makul Milliyetperverin bütün faaliyetlerindeki mükemmelliğin ölçüsü, Evrensel insan haklarını ve Ekosistemi koruyan,İslam ahlakıyla mecz olmuş makul millet sevgisidir!..
Makul Milliyetperver, Mevlana ile Melaye Ciziri’nin aynı ırmaktan beslendiğini, Yunus Emre ile Ahmed-i Hani’nin aynı aşkın peşinden gittiğini bilir, onları asla birbirinden ayırmadan okur, dinler ve onlar gibi söyler,Pir-i Türkistan Ahmed Yesevi’yi, Molla Gürani’yi,Hacı Bektaşi Veli’yi takip eder, Bediüzzaman Said Nursi’yi çağının yıldızı olarak anar ve anlar!..
Makul Milliyetperver için, Devletin adı TÜRK DEVLETİ, vatanın adı TÜRKİYE, bayrağı AY YILDIZLI AL BAYRAK, Milletin adı da; Türkmen’i, Kürt’ü,Laz’ı,Arap’ı,Zaza’sı, Boşnak’ı,Arnavut’u,Abhaz’ı,Çerkes’i,Alevisi,Sünnisiyle her bireyin eşit ve birinci sınıf Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vatandaşı olan BÜYÜK TÜRK MİLLETİDİR.
MAKUL MİLLİYETPERVER İÇİN BU MİLLET CAN, BU VATAN NAMUS BU DEVLET DE KALPTİR!..
Cana, namusa ve kalbe doğrultulan hançer, ister siyasi, ister silahlı ister kravatlı ve kalemli, hangi kılıftan çıkarsa çıksın, hangi elden, hangi dilden olursa olsun canı pahasına asla fırsat vermez!..
Makul Milliyetperver; Ülkücü fikir okulunun başöğretmeni merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in; “Ben Türk milletini, sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye, rüşvet hile, çiğnenen, çiğnetilen hukuk düzenlerine, ahlaktan mahrum bir hürriyete,tefeciliğe, karaborsaya yer veren bir iktisadi yapıya çağırmıyorum ; Türklük şuur ve gururuna, islam ahlak ve faziletine, yoksullukla savaşa, adalette yarışa, birliğe, kardeşliğe, kısacası hak yolu,hakikat yolu, ALLAH yoluna çağırıyorum.” davetine, sağına ve soluna bakınmadan, “ Ben varım!" cevabını verendir!..
Makul Milliyetperverliğin en güzel tanımı da Milli Mücadelemizin Başkomutanı ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Atatürk’ün şu tanımıdır; “Bize milliyetperver derler. Fakat biz öyle milliyetperverleriz ki, bizimle teşrik-i mesai eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların bütün milliyetlerin icabatını tanırız. Bizim milliyetperverliğimiz herhalde hodbinane ve mağrurane bir milliyetperverlik değildir."
MAKUL MİLLİYETPERVER; yerlidir,millidir samimi bir Müslüman ve şuurlu bir medeniyet tasavvurunun hadimidir VESSELAM!..
Yalçın Topçu
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı