Malatya’da konteynerde yaşayan ve Epilepsi hastası olan Mehmet Kaya,uzun süredir yakalandığı hastalıkla mücadele ederken,havaların oldukça sıcak geçtiği bu kavurucu yaz günlerini de klimasız geçiriyor. Hem de sudan bahane mi dersiniz, hesaba almamak mı dersiniz, ne hali varsa görsün mü dersiniz… Artık adına ne derseniz deyin.
Sonuç olarak bu adam Epilepsi hastası ,konteynerde yaşıyor. Konteyterde yaşayanlar bilir, kışın soğuğu,yazın sıcağı iki kat olarak içeride hissedilir. Bu hasta adam da yazın bu kavurucu sıcaklığını maalesef doya doya yaşıyor. Daha doğrusu yaşatılıyor. Önümüz kış ya,” sıcaklığı depolasın “!! diye bu duruma maruz bırakılıyordur heralde .
Epilepsi hastası Mehmet Kaya,konteynerde yaşadığı için,aşırı sıcaklardan dolayı sürekli baygınlık geçiren biri. Bu nedenle AFAD il müdürlüğünden klima talebinde bulunuyor haklı ve hakkı olarak.AFAD ‘ın Akçadağ şube müdürü Sayın Emrah Altuntaş’a epilepsi hastası olduğuna dair raporunu ,bilgilerini veriyor . Sayın müdürümüz de depoyu açacak kimse olmadığından ,eleman bulup depoyu açtırdıkları vakit kendisini arayacaklarını mesajla iletiyor. Aradan 10 gün geçiyor ama ne arayan var, ne soran. Epilepsi hastası Mehmet Kaya da şube müdürünü arıyor ve durumun akibetini soruyor. Şube müdürümüz de “Raporları bana at, biz senin için AFAD Genel müdürlüğüne durumu bildirelim,onay alalım “ deyivermiş. Sayın müdür,gönderilen raporların uygun olmadığını ve talebinin geri çevrildiğini söylüyor.
Ben raporları aldım, doktor değilim ,raporun her durumundan anlamam. Ama okur yazarlığım var biraz. Kurul tarafından tanzim edilmiş, ilaç kullanan ve % 20 engelli raporu var. Ayrıca rahatsızlığından dolayı Milli Savunma Bakanlığı tarafından askerlikten muaf tutulan biri. Yani bu adam hasta ve engelli. Epilepsi hastası olan birine klima talebini yerine getirmek için bu kadar yokuşa ne gerek var sayın müdürüm. Ayrıca “depoyu açacak kimse yok, eleman bulunca seni arayacağız” ne demek ? Kos koca AFAD depoyu açacak kimseyi bulamıyor mu ? Personel ihtiyacı mı var, personel kıtlığı mı ?
Yahu benim anlamadığım konu ; devlet her durumda vatandaşın hizmetinde, ihtiyaç konusunda ne gerekiyorsa yapıyor. Orada görevlendirilen kişiye de,bu temin edilen ihtiyaç malzemelerini ihtiyaç duyan vatandaşa ulaştırsın diye yetki ve maaş veriyor. O makamda oturuyorsanız , makamın hizmet alanı var diye oturuyorsunuz. Mağdur vatandaş olmazsa, AFAD diye bir kurum olmaz ve siz de o makamda çalışmıyor olacaksınız.
Sayın Valimiz Seddar Yavuz’un bu konuyla ilgileneceğini umuyorum.