Kıbrıs adası, konumu ve çevresindeki denizlerin tabanında yer alan petrol ve doğalgaz yatakları nedeni ile Atlantik ittifakının (ABD ve AB) ağzını sulandırıyor. Hedefleri bir şekilde Kıbrıs adasının egemenliğini direkt veya endirekt ele geçirmek, adanın Münhasır Ekonomik Bölgesinin tek hakimi olmak ve deniz tabanındaki petrol ve doğalgaz yataklarının gelirini kendi ceplerine atmak.

 

AB bu amaçla altyapısını 1 Mayıs 2004 tarihinde, Kıbrıs Rum Yönetimini, kendi kuruluş beyanını, 1960 Kıbrıs Cumhuriyetinin Anayasasını ayaklar altına alarak ve de uluslararası kuralları çiğneyerek birlik üyesi olarak kabul ederken hazırladı. 

Avrupa Birliği, Kıbrıs Rum Yönetimini uluslararası hukuka ve kuruluş beyanına aykırı olarak üye yaparken bir de “10. Protokol” adlı tek taraflı hazırladığı bir anlaşma metnini de yürürlüğe koydu. Bu 10. Protokol’a göre güya adanın tümü Avrupa Birliği toprağı imiş ama şimdilik adanın kuzeyinde “Avrupa Birliği Müktesebatı” geçersizmiş. Ne Türkiye’nin, ne de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin bu içerikte bir dahli/onayı yok. Yani Avrupa Birliği kendi kendine “gelin-güvey olmuş”.

 

Hatırlarsanız, 2017 yılında Crans Montana’da Kıbrıs müzakereleri sürerken, Kıbrıs Rum Yönetiminin, önlerine konan ve kendilerine lütfedilen tüm tavizlere rağmen “sıfır asker, sıfır garanti” taleplerinin kabul edilmemesi sonrasında masadan kalkmaları ve müzakereleri terk etmeleri, müzakerelerin kopmasına neden olmuştu.

2020 yılının Ekim ayında KKTC Cumhurbaşkanı seçilen Ersin Tatar, “Eşit, egemen, uluslararası tanınmış iki devletli çözüm” doktrinini açıklaması ve bunu masaya koyup direnmesi Atlantik ittifakının bütün planlarını bozdu.

Cumhurbaşkanı Tatar, son 56 senedir sürmekte olan Kıbrıs müzakerelerinde yapılan yanlış uygulamaya karşı çıkarak, “müzakere odasından çıkıldıktan sonra Rum liderin sözde ‘Cumhurbaşkanı’, Türk liderin de “Kıbrıs Türk Cemaati Temsilcisi” olarak kabul edilmesinin eşitliği bozduğu gerçeği ile açıkça “Müzakere odasına eşit statüde girmek, masaya eşit statüde oturmak, masada eşit statüde tartışmak, masadan eşit statüde kalkmak ve odadan çıkınca da eşit statüde olmak dışında bir koşulda ben Kıbrıs Türklerini temsilen müzakere masasına oturmam “ diyerek, günümüze değin müzakere masasına oturmayı reddetti. Çok ta iyi etti, Kıbrıs Türklerinin ve Türkiye’nin bölgesel haklarını korumak için en doğrusunu yapmış oldu.

Aradan geçen 7 yılda müzakerelerin halen daha başlamamış olması, Türkiye’nin bölgesel bir güce dönüşmesi, Türklerin artık ekonomik, askeri ve siyasi baskı altına alınamayacağının bölgenin kaçınılmaz bir gerçeği olduğunun ortaya çıkması, Atlantik İttifakının adayı ele geçirme çabalarına büyük bir darbe vurunca perde arkası çalışmalar, siyasi düzenbazlıklar ve yıldırma hedefli terör saldırıları başladı. 

 

Önce “BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi” diye bir makam uydurulup, müzakereleri başlatmak misyonu ile kişisel temsilci Kıbrıs’a gönderildi. Yaklaşık 10 ay süren bu yapay görev istenilen sonucu vermeyince bu defa Ekim ayı içinde New York’ta BM genel merkezinde BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Türk ve Rum liderlerini yemeğe davet etmesi ile müzakerelerin başlatılması amaçlı yeni bir adım atıldı. Cumhurbaşkanı Tatar’ın bırakın müzakerelere başlaması veya başlamasını kabul etmesini, yemekten ayrılırken liderlerin toka bile etmemesi yemek girişiminin ne denli başarısız olduğunu ortaya koydu. 

 

Durum böyleyken birileri Kıbrıs Türklerinin “Eşit, egemen, uluslararası tanınmış devlet statüsü” talebini kabul etmek yerine müzakerelerin başlaması için 3+1 veya 4+1 veya da 5+1 gibi akıllara ziyan öneriler sunmaya başladı. Güya Türkiye'nin, İngiltere'nin Kıbrıs müzakereleri masasından uzak tutulması talebini karşılamak amacıyla üç ayrı masa kurarak bu sorunu aşmayı hedefliyorlar. Üç ayrı masa kurmak önerisinin içeriğinde, üç farklı masada başlatılacak olan müzakerelerin ana başlıklarının “Yönetim, Garantiler ve Güvenlik” olması bulunuyor. Sanki şimdiye kadar bunlar hiç konuşulmamış gibi…

Neyse ki bu tuzağa düşmeyecek bir Cumhurbaşkanımız var. AB’nin, BM’nin, Rumların ve ağababaların gerçek niyetlerini bilen bir başkan…

 

 

Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN

KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi

KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili


AB Kıbrıs Müzakerelerinin neresinde?

.

Prof. Dr. Ata ATUN


28.10.2024 09:46:00

827

Demiryollarında Yeşil Dönüşüm Devam Ediyor

Eski eşini 55 bıçak darbesiyle öldüren cani için istenen ceza belli oldu

Babası sopa ve çekiçle öldürülen Gülseren ; Bizimle ilgilenecek kimsemiz kalmadı

TIR'ın çarpması ile şehit olan polis memuru, memleketine uğurlandı

Tarımsal Destek Ödemeleri Bugün Çiftçilerin Hesabına Yatırılıyor

Trafik kazasına müdahale ederken TIR'ın çarptığı polis memuru, 5 gün sonra şehit oldu

Depreme tıraş esnasında yakalanan berber müşteriyi koltukta bırakıp kaçtı

3 gün işkence gören adam,Adli Tıp raporuna isyan etti

Vali Gül, depremin ardından 5 ilçede inceleme yaptı

Kaybettiği seçime şiir yazan muhtar adayı,geçirdiği kazayı da boş geçmedi

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 30 24 1 5 44 77
2.Fenerbahçe 30 22 2 6 47 72
3.Samsunspor 31 15 10 6 8 51
4.Eyüpspor 31 14 9 8 15 50
5.Beşiktaş 30 13 7 10 12 49
6.İstanbul Başakşehir 30 14 10 6 10 48
7.Trabzonspor 30 11 10 9 12 42
8.Gazişehir Gaziantep 30 12 12 6 0 42
9.Kasımpaşa 31 10 9 12 -2 42
10.Göztepe 30 10 10 10 9 40
11.Konyaspor 31 11 13 7 -5 40
12.Antalyaspor 30 11 12 7 -19 40
13.Kayserispor 30 9 11 10 -11 37
14.Rizespor 30 11 15 4 -13 37
15.Alanyaspor 30 9 14 7 -10 34
16.Bodrum FK 31 9 15 7 -12 34
17.Sivasspor 31 8 16 7 -12 31
18.Hatayspor 30 4 19 7 -25 19
19.Adana Demirspor 30 2 24 4 -48