Aybala MELEK-Ali Eren İĞDE/ANKARA, (DHA)- CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye'nin Suriye politikasına ilişkin, "Eskiden olduğu gibi savaş kışkırtıcılıkları, orada düzensizliğe sebebiyet verecek hiçbir şey yapılmamalıdır. Bir an önce Türkiye hem sığınmacıları göndermeli hem kendi gündemine dönmelidir" dedi.
CHP lideri Özel, Ankara'da 'Yenimahalle Belediyesi Başak Cengiz Kreş ve Gündüz Bakımevi'nin açılış törenine katıldı. Törende, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve CHP'li ilçe belediye başkanları da yer aldı. Burada konuşan Özel, Türkiye'de insanların geçim sıkıntısı olduğunu ve yoksullukla mücadele ettiklerini belirterek, "Dünün orta direği, bugün yoksullaştı. İşe başladıktan 4-5 sene sonra bir elden düşme araba, 10 sene sonra yeni araba ya da bir ev alabilme ümidi olan çalışanlar, şimdi eğer annelerinden, babalarından miras kalmadıysa ev sahibi olma ya da bir araç sahibi olma imkanına sahip dahi değiller. Dünkü orta direk, bugünün yoksulları. Dünün yoksulları ise derin bir yoksulluğun altında eziliyorlar. İşte öyle bir zamanda Cumhuriyet Halk Partili belediyelere, daha doğrusu elinde kamu yetkisi olup, şurasında vicdanı olan herkese bu yoklukla, bu yoksullukla mücadele etmek için işin bir ucundan tutmak gerekiyor" dedi.
'MİLLET BU HAZIMSIZLIĞI GÖRÜR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştiren Özel, "İşte burada Recep Tayyip Erdoğan'ın kimyası bozulmaktadır. İşte burada 'Eyvah, bunlara bir dönem izin verdik. Bu kadarını aldılar. Bu dönem de ilk altı aylarına bakıyoruz, memnuniyet artmış. Belediyelerden memnuniyet oranı Türkiye genelinde yüzde 58'e tırmanmış. Rekor oyla aldıkları yerlerde kendi rekorlarını kırıyorlar. Oyları yüzde 70'lere yaklaşıyor. 'Ben bu belediyeleri çalıştırmamalıyım' diye gözü dönmüş bir anlayışa büründü. Bir gün dönüyor, 'Silkeleyin bu belediyeleri' diyor. Yahu silkelemek ne demek? Zeytin mi silkeliyorsun? Zeytinde bile güzelce toplarsan verimi artar, silkelersen bir sene sonraya verimi kalmaz. Silkelemek alıp alıp bitiremediğini, erişemediğini düşürmek için yapılan bir iştir. Burada, bu hizmet seviyesine erişemiyorsan, Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin yaptıklarını kıskanıyorsan, işte o zaman aklına desteklemek değil, silkelemek geliyor. Buradan Sayın Erdoğan'a açıkça ifade ediyorum; eğer vatandaşın gönlünden düştüysen, oraya girmenin yolu var. Bizim zaman zaman vatandaşın gönlünden düştüğümüz oldu. Hatayı kendimizde aradık, öz eleştiri yaptık, daha çok çalıştık. Eksiklerimizi kapattık, vatandaşın gönlüne girdik. Gönülden düşerken çaresi; neden düştüğünü düşünüp daha çok çalışmak, hizmette yarışmaktır. O zaman vatandaşın gönül kapısı açıktır, oraya girersin. Ama hazımsızlık yaparsan, arkadan çelme çakarsan, belediye hizmet aracının lastiklerini millete hizmet götüremesinler diye geceleyin indirirsen, millet bunu görür; bu hazımsızlığı görür. Senin sindiremediğini görür, hazmedemediğini görür. Bunun cezasını en ağır şekilde verir. O yüzden sen baskılarınla bizi sindiremezsin ama sen sindireceksin. Bu hazımsızlığı yapmayacaksın" diye konuştu.
'SÖYLEMEYE UTANIYORUM, VERMEYE UTANMIYORLAR'
Bütün engellemelere rağmen 13'üncü kreşi açtıklarını söyleyen Özgür Özel, "Burada 400 çocuk ile Türkiye’nin en büyük kreşini açıyoruz. Bütün engellemelere rağmen, Recep Tayyip Erdoğan'ın bütün kıskançlığına rağmen 400 öğrenciyi kreşe alıyoruz. Ne yapacak bu 400 öğrenci kreşte olunca? Bir, 400 annenin içi rahat olacak; çocuğum bu yaşta alması gereken doğru eğitimi alacak, evinde olmayan oyuncakla oynayacak, arkadaşıyla sosyalleşecek, zeka gelişimine, öğrenmeye açık olacak. Belki evde içiremediği sütü içirecek, yediremediği yemeği yedirecek, almadığı proteini alacak. Ayrıca annenin bir yapacak şeyi daha var. Bu geçim sıkıntısına rağmen çocuğunu bırakıp gidip bir işte çalışabilecek. Eve bir maaş daha girecek. 17 bin lira asgari ücret; söylemeye utanıyorum, vermeye utanmıyorlar. Bu asgari ücretle şurada kiraya versen aç kalıyorsun, karnını doyursan sokakta kalıyorsun. Bu kreş sayesinde 400 aile, eşin de çalışma imkanını bulmasıyla bir gelir daha sahibi olacak. Bunu yapıyorsun diye engelleme olur mu? Türkiye'de kreş sayımız 700'e dayandı. Belediye başkanları toplantısında kararlaştırdık, bu sayıyı 2025 yılında ilk hedef bine çıkaracağız" dedi.
'AK PARTİ POLİTİKALARI SIĞINMACI YARATIR'
CHP'nin yarın 'Suriye' gündemiyle Göç Politikaları Danışma Kurulu'nda çalıştay düzenleyeceğini açıklayan Özgür Özel, "Hemen ardından Parti Meclisi'ni bu gündemle topluyoruz. Hemen ardından MYK da bu gündemle çalışmalarını yapacak ve Türkiye'nin önüne göç politikaları ile ilgili, burada bulunanların hızla, güvenle ve geri dönmemek üzere memleketlerine gitmelerini sağlayacak gerekli önerileri hazırlayıp, Türkiye'nin önüne koyacağız, iktidarın önüne koyacağız. Bunun başka çaresi yoktur, devlet ciddiyeti bunu gerektirir. Oysa kendisi diyor ki; 'Kalmak isteyen kalsın, başımızın üstünde yeri var.' O senin başının üstünde oturmuyor. Bizim açlarımızın aşının üstünde oturuyor. İşsizimizin işinin üstünde oturuyor. Sen sarayda oturuyorsun, sen Atatürk Orman Çiftliği'nin üzerine kaçak yaptırdığın sarayda oturuyorsun. Ama o Suriyeliler burada bizim gencimizin yerine işe giriyor, bizim yoksulumuzun yerine karnını doyuruyor. Benim emeklimin kullandığı ilacın yüzde 10'u maaşından kesiliyor. O ücretsiz kullanıyor. Bugüne kadar hiç sığınmacıya düşmanca söz söylemedik. Ne Fethi Başkan ne Mansur Başkan ne CHP'li bir başkan ne de CHP'li bir siyasetçi. Dedik ki; 'Biz sığınmacılara değil sığınmacı yaratan politikalara düşmanız, sığınmacı yaratan politikacıların karşısındayız.' Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi'nin dediği yapıldı diye bir tane sığınmacı gelmedi. Ama Tayyip Erdoğan'ın dedikleri yapıldı diye 4,5 milyon sığınmacı geldi. AK Parti politikaları sığınmacı yaratır. AK Parti'nin genel başkanı Türkiye'yi sığınmacı cennetine çevirir. Cumhuriyet Halk Partisi ise bunun karşısında hep doğru önerileri getirir. Bunun için çalışmaya, bunun için her şeyi doğru zamanda doğru şekilde söylemeye devam edeceğiz" diye konuştu.
'TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ SAĞLANMALI'
Suriye'de siyasi düzenin sağlanması gerektiğini ifade eden Özel, "Türkiye’nin Suriye politikası, 13 yılda büyük kayıplara sebebiyet vermiştir. Bugün orada Suriye'nin toprak bütünlüğü sağlanmalı. İçerideki; Arap, Kürt, Türkmen, Dürzi'sinin temsil edildiği bir merkezi yapı kurulmalı. Orada bölünmeye, çatışmaya asla olanak verilmemeli; verilirse yeni göç dalgaları olur. Orada askeri düzen sağlanmazsa, siyasi düzen sağlanmazsa, ekonomik düzen sağlanmazsa buradan oraya kimse gitmez. Bunun için doğrular yapılmalıdır. Eskiden olduğu gibi savaş kışkırtıcılıkları, orada düzensizliğe sebebiyet verecek hiçbir şey yapılmamalıdır. Bir an önce Türkiye hem sığınmacıları göndermeli hem kendi gündemine dönmelidir" dedi. (DHA)
FOTOĞRAFLI