Narin Güran cinayetinde, mahkeme hakimi ikinci kez HSK’ya şikayet edildi

Diyarbakır’da Narin Güran cinayetine ilişkin 6’sı tutuklu 15 sanığın, ‘Suçluyu kayırma’ suçundan yargılandığı davada Güran ailesinden sanık avukatlarının mahkeme hakimini, Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikayet etmesinin ardından tutuklu Mehmet Selim Atasoy da avukatı Mehmet Selim Aslan aracılığıyla mahkeme hakimini HSK’ya şikayet etti. Avukat Aslan, “Ceza alt sınırı 6 yıl üst sınırı 14 yıl olan, 2 kişiyi silahla yaralayan ve vücudunda kemik kırılmasına neden olan kişiyi aynı gün içerisinde serbest bırakmasına rağmen bizim müvekkilimizi serbest bırakmamaktadır” dedi.

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos 2024’te kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19’uncu gününde dere yatağında çuvalda, üzeri 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız bedeni bulunan Narin Güran’ın ölümüne ilişkin 4 kişi hakkında Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. 28 Aralık’ta görülen davanın 2’nci duruşmasında Narin’in amcası Salim Güran, ağabeyi Enes Güran ve annesi Yüksel Güran’a ‘İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Nevzat Bahtiyar’a ise ‘Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

SUÇLUYU KAYIRMA’DAN 3’Ü ÇOCUK 15 SANIĞA DAVA

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklu Birsen Güran, Fuat Güran, Maşallah Güran, Salim Güran'ın işçisi Mehmet Selim Atasoy, Mehmet Şevket Kaya ve Muhammed Kaya ile tutuksuz şüpheliler Şeyma Kaya, Hediye Güran, İbrahim Halil Güran, Barış Güran, Kurtuluş Güran ve Ömer Faruk Güran hakkında da 'Suçluyu kayırma' suçundan Diyarbakır 17'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Tutuksuz suça sürüklenen çocuklar M.G. (15), İ.K. (16) ve R.A. (15) hakkında 'Suçluyu kayırma' suçundan hazırlanan iddianame de Diyarbakır 2'nci Çocuk Mahkemesi'nde kabul edildi. Sonraki süreçte 2 dava dosyası birleştirildi.

GÜRAN AİLESİNİN AVUKATLARINDAN HSK’YA ŞİKAYET

17'nci Asliye Mahkemesi'nde 14 Nisan’da görülen davanın ilk duruşmasının ardından 17 Nisan’da Güran ailesinden sanıkların avukatları mahkeme hakimini, Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikayet etti. Dilekçede, sanıkların susma hakkı ve diğer hakları hatırlatılmadan, savcı tarafından iddianame okunmadan savunmalara geçildiği, ilgisiz derneğin davaya katılan olarak dahil edildiği ve sanıkların yargılandıkları suçun kanundaki alt sınırının 6 ay olduğu, ancak tutuklulukta geçirdikleri sürenin 7 ayı aştığı belirtilip, duruşma hakimi hakkında soruşturma açılması talep edildi. 25 Nisan'da görülen 2'nci duruşmanın ardından savcı, sanıklarla ilgili esas hakkındaki mütalaasını tamamladı. Mütalaada 6'sı tutuklu 3'ü çocuk 15 sanık için 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istendi. 2 Mayıs’ta düzenlenen 3'üncü duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek, mazeret sunan sanık avukatlarının esas hakkında savunmalarını yapmaları için duruşmayı 30 Mayıs’a erteledi.

MAHKEME HAKİMİ İKİNCİ KEZ HSK’YA ŞİKAYET EDİLDİ

Davada tutuklu olarak yargılanan Mehmet Selim Atasoy da avukatı Mehmet Selim Aslan aracılığıyla mahkemece hakimini HSK’ya şikayet etti. 2 Mayıs tarihli dilekçede, şu ifadelere yer verildi: “Duruşmada sunduğum delillerin hiçbir şekilde dikkate alınmadığını ve sadece karşı tarafın beyanlarıyla karar verildiğini gözlemledim. Bu durum, hakimin tarafsızlığını yitirdiğini ve objektif karar vermediğini göstermektedir. Müvekkilim Mehmet Selim Atasoy yönünden herhangi bir suçlama olmamasına rağmen, müvekkilimin tutukluluk halinin devamına 02.05.2025 tarihindeki duruşmada karar vermiştir. Müvekkilime isnat edilen suçlama diğer sanıklarla ifadelerinin çelişkili olmasıdır. Bu bir suçlama bile olamazken bundan dolayı, müvekkilimin tutukluluk halinin devamı yönünden karar verilmesi, açıkça kötü niyeti göstermektedir. Hakim, kötü niyetli olup bilerek ve kasıtlı bir şekilde, müvekkilime eziyet etmektedir. CMK 148. Madde’de çok açık bir şekilde kişinin kendi kimlik bilgileri dışında suçlandığı şeyle alakalı doğru söylemek zorunda olmadığını belirtmesine rağmen biz bunu hakime anlatamamaktayız. Ya da hakim bizi anlamak istememektedir. Aynı hakim 2 farklı kişiyi silahla yaralayarak, kemik kırığına neden olan şahsı hiç tutuklamadan serbest bırakmıştır. Bu dosyanın dosya numarası 2025/152 olup bu dosyada bu hakim tarafından yürütülmektedir. Yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda, hakim hakkında gerekli incelemenin yapılarak, tarafsız davranmama ve görevi kötüye kullanma nedeniyle disiplin işlemleri ve adli soruşturmanın başlatılmasını saygılarımla arz ve talep ederim.”

‘2 KİŞİYE 18 KURŞUN SIKIYOR, SERBEST BIRAKILIYOR’

DHA’ya konuşan Avukat Mehmet Selim Aslan, 2024 yılında meydana gelen ve güvenlik kameralarına da yansıyan olayda 2 kişiyi silahla yaralayan şüphelinin aynı hakim tarafından serbest bırakıldığını, ancak müvekkili Mehmet Selim Atasoy’un 8 aydır tutuklu olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

“Kamuoyunda Narin Güran cinayeti olarak bilinen dosyada R.A. ve babası Mehmet Selim Atasoy’un avukatıyım. Müvekkilim 8 aydan fazladır tutukludur. Müvekkilim, alt sınırı 6 ay üst sınırı 5 yıl olan bir suçtan tutukludur. Biz açıkçası bu konuyla alakalı ve hukuka aykırılıkları dile getirmek için HSK'ya başvurduk. Çünkü artık burada bir çözüm bulamayacağımızı anladık. Hakime hanımın kötü niyetli davrandığını düşünüyoruz. 2024 yılının kasım ayında bir şahıs geliyor, 2 kişiye 18 kurşun sıkıyor. Her ikisinde de kemik kırığı var ve her ikisinin aslında öldürmeye teşebbüs edilmesine rağmen dosya Asliye Ceza Mahkemesi’ne açılıyor. Burada aslında silah var, 2 yıldan 4 yıla kadar. 2 kişi olduğu için alt sınırı 6 yıl, üst sınırı da 14 yıl olan bir suçtan aynı gün içinde elini kolunu sallayarak serbest bırakılıyor. Aynı hakim ve aynı savcı bunu serbest bırakıyor. HSK’ya şikayet dilekçemizin konusunda hakimin aslında tarafsız davranmadığını, birilerinden aslında emir ve talimatlar aldığını düşünmekteyiz. Çünkü bu dosyada aslında bir gün bile tutuklu kalmamaları gereken insanlar 8 aydır tutukludur. HSK şikayet dilekçesinde bunları zaten belirttim. CMK 148 maddesinde bir şahsın kendi kimlik bilgileri dışında suçlandığı bir konuyla alakalı doğru söylemek zorunda olmadığını çok net bir şekilde belirtmemize rağmen müvekkilim Mehmet Selim Atasoy ile Salim Güran’ın ifadesinin çeliştiği bahanesiyle müvekkilim 8 aydır haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tutukludur.”