Tarih: 13.02.2025 18:07

Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Burarov: Herşey yeni ABD yönetiminin eylemlerine bağlı

Facebook Twitter Linked-in

 

Canan İLARSLAN-Harun Şahbazoğlu İSTANBUL (DHA)

Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov bugün İstanbul Başkonsolosluğu'nda düzenlenen basın toplantısında, Donald Trump ve Vladimir Putin arasında geçen telefon görüşmesine dair önemli bilgiler verdi Burarov, "Uluslararası hukuka, ikili anlaşmalara, medeni iletişimin evrensel insan normlarına dayalı karşılıklı, saygılı bir yaklaşım kabul eden herkesle nesnel çalışmaya hazırız. ABD'nin Ukrayna krizini çözmedeki olası rolüne gelince, herşey yeni yönetimin somut eylemlerine ve planlarına bağlı olacak." dedi.

Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov İstanbul Başkonsolosluğu'nda düzenlenen basın toplantısında, dün gerçekleştirilen ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki telefon görüşmesinde ele alınan konularla ilgili konuştu. Burarov konuşmasında, Türkiye'nin Rusya-Ukrayna savaşı arasındaki rolüne de değindi.

'GÜÇ DENGESİ KÖKTEN DEĞİŞİYOR'

Uluslararası güç dengesinden bahseden Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov, Aynı zamanda uluslararası arenadaki güç dengesi kökten değişiyor; değişti bile. Jeopolitik bölünme bugün Batı ile Rusya arasında değil, Batılı azınlıkla dünya çoğunluğu arasında gerçekleşiyor. Giderek artan sayıda büyük, orta ve küçük, devlet çok kutuplu bir dünyanın oluşum sürecinden ivme kazanmış ve bağımsız ulusal yönelimli politikalar izlemektedir. Uluslararası hukuka, ikili anlaşmalara, medeni iletişimin evrensel insan normlarına dayalı karşılıklı, saygılı bir yaklaşım kabul eden herkesle nesnel çalışmaya hazırız. ABD'nin Ukrayna krizini çözmedeki olası rolüne gelince, herşey yeni yönetimin somut eylemlerine ve planlarına bağlı olacak. Geçenlerde başkan Donald Trump'ın batıda şimdiye kadar kimsenin yapmadığı biçimde Ukrayna'daki ihtilafının nedenlerinden biri olarak Ukrayna'nın NATO'ya alınma teşebbüslerini göstermesini olumlu karşılıyoruz. Rusya zaten baştan beri bundan bahsediyor" ifadelerini kullandı.

'PUTİN VE TRUMP TEMASLARIN SÜRDÜRÜLMESİNDE ANLAŞTILAR'

Buravov, "Bahsetmek istediğim iki önemli gelişme var. Dün akşam bunlar gerçekleşti. Birincisi, Putin-Trump telefon görüşmesiyle ilgili. Sizin de bildiğiniz gibi, 12 Şubat akşamı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, ABD Başkanı Donald Trump'la neredeyse 1,5 saatlik telefon görüşmesi gerçekleşti. Devlet başkanları, Rusya ve ABD vatandaşlarının değiş tokuşuyla ilgili konuları görüştüler. ABD Başkanı, bu arada ABD tarafının bu konuda varılan tüm mutabakatlara uyacağına dair güvence verdi. Ukrayna'daki çözüm konusu da ele alındı. Donald Trump, askeri çatışmaların bir an önce durdurulmasını ve sorunun barış yollarla çözülmesini savundu. Vladimir Putin kendi tarafından çatışmanın temel nedenlerinin ortadan kaldırılması gereğinden bahsetti ve uzun vadeli çözüme barış görüşmeleri yoluyla ulaşılabileceği konusunda ABD Başkanı ile hemfikir olduğunu açıkladı. Rusya devlet başkanı, Amerikan devlet başkanının ülkelerimizin birlikte çalışma zamanının geldiğine dair ana tezlerinden birini de destekledi. Görüşme sırasında Ortadoğu çözümü, İran nükleer programı ve ekonomi alanındaki ikili Rus-Amerikan ilişkileri konularına da değinildi. Rusya devlet başkanı ABD başkanını Moskova'yı ziyaret etmeye davet etti. Aynı zamanda Ukrayna çözümü de dahil olmak üzere karşılıklı çıkarları olan çalışma istikametleri konusunda Amerikalı yetkilileri Rusya'da kabul etmeye hazır olduğunu da ifade etti. Vladimir Putin ve Donald Trump yüz yüze görüşmeler de dahil olmak üzere kişisel temasların sürdürülmesi konusunda da anlaştılar" dedi.

 

'KAPSAMLI BİR GÖRÜŞ ALIŞVERİŞ OLDU'

Buravov, "İkincisi de aynı akşam Dün Vladimir Putin'in Suriye Arap Cumhuriyeti Geçiş Dönemi Başkanı Ahmet Şara ile de telefon görüşmesi yaptı. Suriye'deki mevcut durum hakkında kapsamlı bir görüş alışverişi oldu bu görüşme sırasında. Rusya tarafından Suriye Devleti'nin birliğini, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü destekleyen ilgili tutumumuz vurgulandı. Bu bağlamda ülkede istikrarlı normalleşmenin sağlanması, önde gelen siyasi güçlerin ve etnik-dinsel nüfus gruplarının katılımıyla Suriyeliler arasında diyaloğun yoğunlaştırılması için bir dizi önlemin uygulanmasının önemi vurgulandı. Vladimir Putin, Rusya'nın insani yardımın sağlanması da dahil olmak üzere, Suriye'deki sosyal-ekonomik durumun iyileştirilmesine katkıda bulunmaya daima hazır olduğunu yineledi. Özellikle Rus Bakanlıklar Arası Heyeti'nin Ocak ayı sonunda Şam'da yaptığı müzakereler neticesinde ticaret, ekonomi, eğitim ve diğer bazı alanlarda pratik etkileşimin bir dizi güncel konuları da ele alındı. İkili işbirliğinin geliştirilmesi için geniş bir gündem oluşturmak amacıyla bu tür yararlı temasların sürdürülmesi kararlaştırıldı bu telefon görüşmesi sonucunda. Vladimir Putin, Ahmet Şara'ya Rusya'nın tarihsel olarak dostluk ve karşılıklı yarar sağlayan işbirliği ilişkileriyle bağlantılı olduğu, Suriye halkının yararına, ülkenin liderliğinin karşı karşıya olduğu görevleri çözmede başarılar diledi." dedi.

 

'TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR ROL OYNAMIŞTIR'

Burarov, "O sürecin gelişmesine göre somut adımlar atılacaktır. Şimdi bu yolun başlangıç kısmındayız yani başındayız diyebiliriz. Yani o da önemli bir olgu. Çünkü bu telefon görüşmesiyle şunu söyleyebiliriz ki bu yapılan telefon görüşmesi zaten Batı tarafından Rusya'nın ablukasının kaldırılmasına yol açtı. Onu bu şekilde değerlendirebiliriz. Aynı zamanda bu telefon görüşmesi de Rusya ile Amerika Birleşik Devletleri arasında daha önce dondurulmuş olan ikili resmi üst düzeydeki ikili resmi temasların yeniden başlatılmasına bir imkan sağladı. Dolayısıyla bu süreç başlangıç aşamasındadır. Onun gelişmesiyle ilgili detaylar tabi bu sürecin gelişmesi çerçevesinde daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır" ifadelerini kullandı.Türkiye’nin Ukrayna-Rusya arasındaki barış sürecindeki konumundan bahseden Andrey Buravov, "Türkiye bu süreçte önemli bir rol oynamıştır. Askeri harekatın başındaki yerin gerçekleştirilen görüşmelerde, önemli bir safhaya geçildi. Yani Türkiye'nin gayretleriyle de bu oldu. Dolayısıyla önümüzdeki dönem açısından da biz Türkiye'nin yönetimi tarafından bu barış görüşmeleri süreciyle ilgili olarak açıkladığı tutumu not ediyoruz. Tabii gözönünde bulunduruyoruz ve bu açıdan da çeşitli değerlendirmeler yapılabilecektir." diye konuştu. 

 

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —