9044,64%-7,81
37,64% 0,04
40,49% -0,51
3679,50% -0,62
5959,84% 0,14
AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, "Çözümü sokakta aramak, çapulcuların işidir. Çözümü sandıkta aramak demokrasiye inananların işidir. Ben bugün ana muhalefet partisinin sokaklara çağırmak değil, demokrasiye inanmaya davet ediyorum" dedi.
AK Parti İl Başkanlığı tarafından düzenlenen 'AK Parti Teşkilatı Vefa İftar Programı'na katılan AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, "14 Mart 2008 Cuma günü saat 18.00'de zamanın başsavcısı, AK Parti'ye kapatma davası açtı. 71 kişi davada yargılandı. Bunlardan 39 tanesi milletvekili, 1 tanesi başbakan, bir tanesi Cumhurbaşkanıydı. Bu kardeşinizde davada yargılananlardan biriydi. Niye yargılandım biliyor musunuz? İki tane kanun teklifine, önergeye imza attım diye yargılandım. Cumhuriyet tarihinde ilk defa önerge veren bir milletvekili Anayasa Mahkemesi'nde yargılandı. Milletvekilinin görevi önerge vermektir. Kanun teklifi sunmaktır. Parlamento kabul eder veya etmez. Kabul ederse parlamentonun malıdır. Kabul etmezse zaten yok hükmündedir. Ama o dönemin Anayasa Mahkemesi bizi kapatma davasında yargıladı. 6'ya 5 karar verdiler. Partimizi 20 milyon Türk Lirası cezaya mahkum ettiler. Sesimizi çıkarmadık. 'Yargı böyle karar vermiştir, anayasaya da aykırı olsa, doğru bir kararda olmasa yargının kararına karşı durmak değil, onu kabul etmek gerekir' dedik. 341 milletvekilinin olduğu bir siyasi partiyle ilgili açılan kapatma davasında, ne meclis kürsüsünü işgal ettik, ne sokaklarda yürüyüş yaptık, ne de milleti sokağa döktük. Bu Fazilet Partisi'nin kapatma davasında da böyle oldu. Refah Partisi'nin kapatma davasında da aynısı yaşandı. AK Parti'nin kapatma davasında da aynısı yaşandı" diye konuştu.
'ÇÖZÜMÜ SANDIKTA ARAMAK DEMOKRASİYE İNANANLARIN İŞİDİR'
Sözlerini sürdüren Elitaş, şöyle konuştu: "Yani çözümü sokakta aramak, çapulcuların işidir. Çözümü sandıkta aramak demokrasiye inananların işidir. Ben bugün ana muhalefet partisinin sokaklara çağırmak değil, demokrasiye inanmaya davet ediyorum. Cumhurbaşkanımız, genel başkanımız yargılandı. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe yargılandı. Niye yargılandı? Sayın Şükrü Karatepe 10 Kasım'da konuşma yaptığı için yargılandı. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız o zamanın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Siirt'ten Ziya Gökalp'in şiirini okuduğundan dolayı yargılandı. Hamdolsun. Yargılanmalarımız hırsızlıktan değil, yolsuzluktan değil, terörle kol kola girmekten değil, Ziya Gökalp'in şiirini okuduğumuz için yargılandık. Büyük bir haksızlık olmasına rağmen, büyük bir insafsızlık olmasına rağmen ne sokaklara döküldük, ne isyana kalkıştık, ne de hiç kimseyi isyana davet ettik."
'YARGI SÜRECİ DEVAM EDİYOR'
Geçmişte Anayasa Mahkemesi'nde yargılandıklarını kaydeden Elitaş, "Biz başörtüsü teklifi verdik diye Anayasa Mahkemesi'nde yargılandık. O benim şeref, madalyamdır. Cumhurbaşkanımız şiir okudu diye Pınarhisar Cezaevi'nde yattı. O da onun için şeref madalyasıdır. Sayın Şükrü Karatepe bir konuşma yaptı diye Yahyalı Cezaevi'nde cezası infaz oldu. O da onun için şeref madalyasıdır. Rabb'im hamdediyorum. Ya biz hırsızlıkla, yolsuzlukla, teröre yardım ve yataklıkta yargılansaydık sizin karşınıza çıkabilir miydik? Bu ülkede yaşayabilir miydik? Soruyorum size. Onun için değerli kardeşlerim Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkanına, Cumhuriyet Halk Partisi'nin temsilcilerine, az önce anlattığım hikayelerden, 1946 yılındaki gizli oy açık tasdik seçimine rağmen bu millet sesini çıkarmamış, sonuçları eyvallah deyip gitmişse bugün de siz bu yapılan yargıyla ilgili işleri yargının sonucuna kadar beklemek zorundasınız. Türkiye'nin birinci partisi 341 milletvekili bulunan bir partinin Anayasa Mahkemesinde yargılandığında o zamanın genel başkan yardımcısı ne demişti? 'Şeriatın kestiği parmak acımaz' demişti. Ben de diyorum ki, bakın yargı süreci devam ediyor. Ne olacağı meçhul?" ifadelerini kullandı.
'DOSYALARIN İÇERİSİNDEN KİMSE BİR ŞEY BİLMİYOR'
CHP'nin yaşadığı davalarla ilgili şikayet edenlerin CHP'nin kendi parti mensupları olduğunu söyleyen Elitaş, "Dosyaların içerisinden kimse bir şey bilmiyor. Ama en önemli olan mesele ne biliyor musunuz? Kurultaylarını şikayet eden kim? Cumhuriyet Halk Partililer. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partisi'nin kasım 2023 tarihindeki yapılmış kurultayı mahkemeye taşıdı. Niye taşıdı? 'Bu kurultay şaibeli, çünkü delegelerin oyları parayla satın alındı' dedi. Bursa'daki bir iş adamı çıktı 'delegelere şu kadar daire verildi, şu kadar para verildi' dedi. Onlar birbirlerini şikayet etmeye başladılar. Beşiktaş Belediye Başkanı'yla ilgili yapılan yargılamada şikayetçi kim biliyor musunuz? Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye meclis üyesi. Başka bir taraftaki yargılamalardan şikayetçi kim biliyor musunuz? Belediye başkanının özel kalem müdürü, Cumhuriyet Halk Partisi özel kalem müdürü Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Başkanı şikayet ediyor. 'Burada haram, hırsızlık var, yolsuzluk var' diyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın diplomasıyla ilgili şikayet eden kim biliyor musunuz? Memleket Partisi'nin yani eski Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili Muharrem İnce'nin partisinden birisi. Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının sahte olduğuyla ilgili mahkemeye şikayet ediyor. Ekrem İmamoğlu'nun yaptığı iddia edilen yolsuzluklarla ilgili şikayet edenler kim biliyor musunuz? Bunlar da hep Cumhuriyet Halk Partililer" dedi.
'HİÇBİR ŞEY BULAMAZLARSA KENDİLERİNE MUHALEFET EDERLER'
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e seslenen Elitaş, şöyle konuştu: "Sayın Özgür Özel önce partinin içerisindeki iddialarla ilgili bak. Sen bunu Cumhurbaşkanımızın, AK Parti'nin bu dalavereyi işlere girdiğini iddia etmek açıkça hadsizliktir. İftiradan başka bir şey değildir. Dalavere varsa, yanlışlık varsa, bir oyun varsa bu Cumhuriyet Halk Partisi'nin içindendir. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi de lider adayları, cumhurbaşkanı adayları inanın kıskıs gülüyorlar. Kendi içlerinde eğer İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı mahkum olursa onun yerine kim gelecek? Onun hesabını yapıyorlar. Bugün buna belki yok diyebilirsiniz. Ama yarın tarih şahitliğim, Cumhuriyet Halk Partisi birbirinin ayağını kaydırmakta çok mahir bir partidir. Onlar bu konuyla tescilli bir partidir. Çünkü hiçbir şey bulamazlarsa kendilerine muhalefet ederler."